Baharın kendini sezdirdiği Karadeniz’de heyelan hadiseleri çoğalmaya başladı. Son senelerde küresel abuhava farklılığının tesirleriyle görülen ani yerel ve şiddetli yağışların can ve mülk kayıplarıyla sonuçlanan su baskın ve heyelanlara yol açtığı Karadeniz Bölgesi’nde, bu yıl da hava sıcaklıkları aniden arkasıydı. Sıcaklık çoğalışı ile ani erimeye başlayan karlar sebebiyle yumuşayan toprakta heyelan alana geliyor. Son 2 haftada Ordu ’da 293, Trabzon ’da 30, Samsun ’da 26, Giresun ’da 20, Rize ’de 18, Artvin ’de 6 ve Gümüşhane ’de 2 heyelan alana geldi. Trabzon ’un Tonya ilçesindeki heyelanda ise arabadaki 4 birey, yaşamını kaybetti. Heyelanlarda konutlar ile altyapıda zarar oluşurken, tarım arazileri de hasar gördü.

KTÜ Orman Fakültesi öğretim abonesi Doç. Dr. Oğuz Kurdoğlu, bu sene kar yağışlarının ülkede yaşanan kuraklık açısından neşelendirici olduğunu söyledi. Kurdoğlu,
“Çiftçilerin ‘Kar seneyi var ’ diye lafı vardır. İklimciler de ‘Gökyüzü ağlamazsa yeryüzü gülmez ’ derler. Bu açıdan değerlendirdiğimiz zaman tam ülkemizde ciddi kuraklık vardı. Bazı bölgelerde özellikle barajlar neredeyse sıfırlanmıştı. Kar yağışının hem ekosistem açısından hem de tam yaşam formları açısından çok derece büyük ehemmiyeti var. Ancak bu sene beklediğimizden fazla kar yağdı, oldukça geç yağdı ve uzun sürdü. Ciddi bir kar stoku oluştu” dedi.

Eriyen karların çok meyilli bölge ve arazilerde tehlike oluşturabileceğini söyleyen Doç. Dr. Kurdoğlu,
“Doğu Karadeniz tamıyla meyilli arazi hatta bazı yerlerde meyil yüzde 70 ile 80 arasında. Daha yüksek olan yerler de var. Buralarda kar erimeye başladığı zaman heyelan oluşturması sıradan ancak bu heyelanı tetikleyen unsurlar var. Ormanlarda ciddi eksilme ve bozulmalar var. Tarım alanları olması gereken meylin çok üstünde dağılış gösteriyor ve buralarda tarım yapılıyor. Bu hem aşınma için büyük tehlike hem de bu tip yağışlarda heyelanlar, su baskın ve taşkınlar için büyük tehlike oluşturuyor” diye konuştu.

Yağışlar ve ani sıcaklıklara bağlı kar erimelerinin risk yaratabileceğini kaydolan Doç. Dr. Kurdoğlu, “Doğu Karadeniz ’in pek çok yeri çay ve fındık tarlası. Üstelik çok meyilli yerlerde bu yapılıyor. Çay ve fındık toprağı yakalama bakımından çok verimli nebatlar değil. Bu da mevcut su ve kar stokunu erdiği zaman bir ölçüsünü bünyesinde yakalayıp bir ölçüsünü de toprak altına geçirecek mekanizmalardan yoksun. Eriyen karlar meyille beraber önüne ne kattıysa bozup deviriyor. Yağmurla veya ani sıcaklıkla süratli kar erimeleri ile çok ciddi problemlerle karşılaşılabilir, temkinli olunmalı. Allahın İzniyle bu gibi faciaları yaşamamış oluruz” dedi.

En güncel tarım haberleri habertarim.net farkıyla sunulmuştur.